Türkiye’de altın, yüksek enflasyon ve Türk lirasındaki değer kaybı nedeniyle en çok tercih edilen yatırım araçlarından biri olmaya devam ediyor. Vatandaşlar birikimlerini altına yatırırken, altını kuyumcudan mı yoksa bankadan mı almanın daha avantajlı olduğu konusunda kararsız kalıyor. Bu süreçte uzmanlar, altın alımının hangi koşullarda daha kârlı olabileceği konusunda önemli tavsiyelerde bulunuyor.
Kuyumcudan Alım: Uzun Vadeli Yatırım İçin Tercih
Ekonomistler, uzun vadeli yatırımlar için fiziki altın alımının daha avantajlı olduğunu belirtiyor. Kuyumculardan alınan fiziki altın, yatırımcının birikimlerini hemen bozdurma eğilimini azaltarak, tasarrufun uzun süre korunmasına katkı sağlıyor. Bu yöntemin temel avantajlarından biri de kuyumculardaki alım-satım makas aralıklarının bankalara kıyasla genellikle daha düşük olması. Kuyumculardan alınan altının, herhangi bir mobil uygulama ya da internet bankacılığı üzerinden anında bozdurulma imkânının olmaması, altın yatırımcısını sık satış yapmaktan koruyor.
Fiziki altın almayı tercih edenlerin, yatırım kararlarında kuyumcu güvencesini daha fazla ön planda tuttuğu ve değer kaybını minimize etmek için makas aralığının daha uygun olduğu ortamları tercih ettiği ifade ediliyor.
Bankadan Alım: Hızlı İşlem, Yüksek Komisyon Riski
Bankalardan altın alımı ise hızlı işlem yapmak isteyenler için daha cazip bir seçenek olabilir. Ancak uzmanlar, yüklü miktarda alım-satım yapan yatırımcıların, bankalardaki alım-satım farklarından dolayı zarar edebileceğini vurguluyor. Bankalar, piyasa dalgalanmalarına göre alım ve satım fiyatları arasında daha geniş bir fark koyabiliyor. Bu durum özellikle kısa vadeli alım-satım yapmak isteyen yatırımcılar için önemli bir dezavantaj yaratabiliyor.