İDOB’dan 21 Yıl Sonra Bir İlk

İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB), 21 yıl aradan sonra ünlü “Romeo ve Juliet” balesini yeniden sahneye taşıdı.

İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB), 21 yıl aradan sonra ünlü “Romeo ve Juliet” balesini yeniden sahneye taşıdı. Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen prömiyer, sanatseverlerin yoğun ilgisiyle karşılandı. William Shakespeare’in klasikleşmiş trajedisinden esinlenerek Sergey Prokofyev tarafından bestelenen bu etkileyici bale, Brezilyalı ünlü koreograf Ricardo Amarante’nin yorumu ile yeniden hayat buldu.

Gösteri öncesinde konuşan Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Tan Sağtürk, aynı akşam İzmir’de Giuseppe Verdi’nin “Atilla” operasının ve Antalya’da Selman Ada’nın “Aşk-ı Memnu” operasının prömiyerinin de gerçekleşmesinin büyük bir gurur kaynağı olduğunu belirterek, emeği geçen herkese teşekkür etti.

Aşk, Tutku ve Fedakârlık Dansla Buluştu

Klasik balenin inceliklerini modern bir enerjiyle harmanlayan “Romeo ve Juliet” balesi, sahnedeki estetik anlatımıyla izleyicileri büyüledi. Düşman aileler arasında imkânsız bir aşkı konu alan eserde, aşk, tutku, nefret ve fedakârlık duyguları güçlü bir görsellikle sahneye taşındı.

İDOB’un yaratıcı ekibi ve uluslararası çapta deneyime sahip dansçılar, Zdravko Lazarov’un yönetimindeki İDOB Orkestrası’nın canlı performansı eşliğinde unutulmaz bir gösteriye imza attı. AKM sahnesinin sürekli dolu olması nedeniyle prova sürecinde bazı zorluklar yaşansa da, sahneye çıkan ekip başarılı performansıyla büyük beğeni topladı.

Dekor tasarımında Ferhat Karakaya, kostüm tasarımında Serdar Başbuğ ve ışık tasarımında Önder Arık’ın imzasını taşıyan eser, görsel anlamda da seyircileri etkileyen detaylarla zenginleştirildi. İstanbul Devlet Opera ve Balesi’nin 21 yıl sonra yeniden sahneye koyduğu bu başyapıt, sezon boyunca sanatseverlerle buluşmaya devam edecek.