Suriye’de Beşar Esad rejiminin son bulmasının ardından bölgedeki gelişmelere ilişkin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan çarpıcı açıklamalar geldi. Fidan, NTV’de katıldığı canlı yayında, Türkiye’nin Suriye Milli Ordusu’na (SMO) verdiği desteğin, yeni bir mülteci krizini engellediğini belirtti. Bakan, savaşın daha kanlı bir hal almaması için İran ve Rusya ile yapılan diplomatik temasların önemine dikkat çekti.
"Türkiye, Riskleri Öngörerek Hareket Etti"
Suriye’de yaşanan çatışmalara değinen Fidan, SMO’nun cesaretiyle önemli ilerlemeler kaydedildiğini vurguladı. Fidan, “Türkiye olarak hem savaş öncesi hem de sonrası Suriye halkının iyiliğini düşündük. Eğer Suriye muhalefeti desteklenmeseydi, yalnızca muhalefet yok edilmekle kalmaz, milyonlarca mülteci daha ülkemize gelirdi. Türkiye’nin bu süreçte aldığı kararlar, bölgedeki dengeyi korumak için kritik önemdeydi,” dedi.
Fidan ayrıca, rejimin son yıllarda ciddi şekilde zayıfladığını ve Rusya ile İran’ın askeri müdahaleden kaçınmasının savaşı daha kansız bir şekilde sonlandırdığını belirtti. “Diplomatik görüşmelerimizde Rusya ve İran’ın bu denkleme dahil olmamasını sağladık. Esad rejiminin desteklenmesi durumunda çok daha kanlı bir süreç yaşanabilirdi,” ifadelerini kullandı.
"İsrail’in Stratejisi Tehlikeli"
Fidan, İsrail’in Suriye’deki gelişmelere yönelik tutumunu “en kötü senaryo” olarak değerlendirerek, bu stratejinin bölgeyi istikrarsızlaştırma potansiyeline sahip olduğunu söyledi. “İsrail, bölgede yeni yönetimle ilgili belirsizlik nedeniyle tehlikeli bir strateji izliyor. Kendilerine bu konuda uyarılarımızı ilettik ve saldırılara son vermeleri gerektiğini söyledik,” dedi.
PKK ve YPG konularına da değinen Fidan, ABD ve Avrupa ülkelerinin YPG’ye verdiği desteği eleştirdi. “Suriyeli olmayan YPG unsurlarının ülkeden ayrılması gerekiyor. YPG’nin komuta kademesinin silah bırakması şart. Türkiye, Suriye’deki kardeşlerinin tehditlerden arındırılmış bir şekilde kendi topraklarında yaşamasını istiyor,” dedi.